MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, “Suriye hükümeti ile SDG arasında imzalanan mutabakata SDG’nin uyması büyük önem taşıyor. Ancak İsrail’in bilhassa Suriye’de bulunan Dürzilerle Suriye’nin güney bölgesi ve kuzeydoğu bölgesini birleştirmek suretiyle tırnak içerisinde ‘Davut Koridoru’ adı altında bir plan oluşturarak Türkiye’ye yönelik hangi faaliyetlerin içerisine girdiğini de çok iyi biliyoruz” dedi.
Kayseri Gazeteciler Cemiyetini ziyaret eden Özdemir, burada yaptığı konuşmada, partisinin yarın Adana’da gerçekleştireceği “Terörsüz Türkiye: Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik” temalı toplantıya Kayserilileri davet etti.
“Utanmasalar PKK’ya ‘Siz niye silah bırakıyorsunuz?’ diyecekler”
AA’da yer alan habere göre, “Terörsüz Türkiye” çabalarının siyaset üstü bir anlayışla şekillendiğini vurgulayan Özdemir, şöyle devam etti:
“Anayasa’nın ilk dört maddesinin tartışılması gündemde değil”
Bazı çevrelerin “Terörsüz Türkiye” için yapılan komisyon çalışmalarını başka türlü adlandırdıklarını ifade eden Özdemir, “Ne Anayasa’nın ilk dört maddesinin tartışılması gündemdedir ne de Türkiye’yi kendi bünyesinde meşgul edecek tartışmalara sebebiyet verecek bazı hususların değerlendirilmesi konusu gündemde değildir. Anayasa’nın ilk dört maddesi Milliyetçi Hareket Partisinin her zaman olduğu gibi esasıdır, kırmızı çizgisidir. Bundan geri dönüş olmaz.” diye konuştu.
Bir gazetecinin Suriye’de SDG adını kullanan terör örgütü PKK/YPG’nin bu ülkedeki faaliyetlerine ilişkin sorusu üzerine Özdemir, şunları kaydetti:
“Suriye hükümeti ile SDG arasında imzalanan mutabakata SDG’nin uyması büyük önem taşıyor. Ancak İsrail’in bilhassa Suriye’de bulunan Dürzilerle Suriye’nin güney bölgesi ve kuzeydoğu bölgesini birleştirmek suretiyle tırnak içerisinde ‘Davut Koridoru’ adı altında bir plan oluşturarak Türkiye’ye yönelik hangi faaliyetlerin içerisine girdiğini de çok iyi biliyoruz. Türkiye hiçbir ülkenin yahut çevrenin karşısına almak istemeyeceği kudrette bir ülkedir. Bu yanlışa tevessül edenler olursa gerek Gazze’de gerek Orta Doğu’nun diğer bölgelerinde sürdürülen eylemler, mezalimler, terör devleti faaliyetleri açıktan Türkiye Cumhuriyeti’ne yönelik bir faaliyete dönüşürse de Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin gereken güç mekanizmalarını kullanmak suretiyle her yöndeki kararlılığını ve iradesini ortaya koyacağından da kimsenin şüphesi olmaması lazım.”